Yeni Sayfa 3

Sevgili Tortumlular Sitemizde İstediklerinizi efulim.org@gmail.com Adresine Yazın Gönderin Bizde Sitemizde Yayınlıyalım..  Lütfen Akşamları Saat 19:00 22:00 Araları Sitemizde Olursanız Sohbet Odamızda Tanışma İmkanımız Olucaktır.

   
  Tortum İlçesi Sitesine Hoş Geldiniz..
  Bilmecelerimiz
 

Erzurum’da bilmeceye mesel denir. Uzun kış gecelerinde kadınlar ve erkekler ayrı ayrı yerlerde toplanır, eğlenir, birbirlerine hikaye anlatır, mesel sorar, yüzük oyunu oynarlar. Erkekler veya bayanlar arasında bazende “herfene” düzenlenir. Herfene yapıldığı gün, her ev kendisine verilen yemeği yapar, akşam üzeri toplantı yerine gidilir. Yemekler yenir, çaylar içilir, daha sonra buğdaydan yapılan kavurga, hedik gibi yiyecekler ortaya çıkartılır.

Herfene sonunda yapılan eğlencelerden en çok ilgi çekenlerin başında “mesel” denilen bilmecelerin sorulması gelir. Bilmece sorulmasının bir usulü vardır. Bilmeceyi soran karşısındakine “bil bakalım” dedikten sonra bir düşünme ve çözme zamanı bırakılır. Cevap vermekte güçlük çeken, bir takım ip ucları ister. Bunun için karşı “Canlı mı cansız mı?” “Yenilir mi içilir mi?” gibi sorular geliştirilir. Bazen bu oyunlar iki guruba ayrılarak ta oynanır.
Erzurum bilmecelerinin bir kısmını burada yayınlıyoruz.

 

  • Ak tavuk suya dalar (Pirinç)
  • Allah yapar yapısını,
    Demir açar kapısını,
    Yuvarlandı yumak oldu,
    Geldi bize konak oldu (Çadır)
  • Ateşi yakar, pekmezi akar (Çıra)
  • Atlayarak yürür, patlayarak ölür (Pire)
  • Atlı kantar et tartar (Küpe)
  • Ben giderim o gider yanımda tın tın eder (Gölge)
  • Bir küçücük fıçıcık, içi dolu turşucuk (Limon)
  • Bir küçücük mil taşı, dolanır dağı taşı (Göz)
  • Bir yerinden girilir, üç yerinden çıkılır (Gömlek)
  • Biz biz idik
    Otuz iki kız idik
    Ezildik büzüldük
    Bir duvara dizildik (Dişlerimiz)
  • Canlı gider, cansız kovalar (Araba)
  • Çarşıdan aldım bir tane, eve geldim bin tane (Nar)
  • Çarşıdan alınmaz, mendile konulmaz, tadına doyulmaz (Uyku)
  • Cıngıllı hamam
    Kurnası tamam
    Bir gelin aldım
    Babası imam (Saat)
  • Dalda durur, elde durmaz (Kuş)
  • Dam üstünde kalaylı tas (Ay)
  • Derisi var, kanı yok (Körük)
  • Elde yapılır, ette asılır (Küpe)
  • Ey melez melez
    Tandır başına gelemez
    Gelse geri dönmez (Yağ)
  • Fildir, fiştir
    Kayadır, taştır
    Bunu bilmeyenin
    Avradı boştur (Elmas)
  • Gece gider üşümez
    Gündüz gider üşenmez
    Beline kuşak kuşanmaz (Nehir)
  • Hanım içerde, saçı dışarıda (Mısır)
  • Her eve anahtarsız girer (Rüzgar)
  • Hey ne idim ne idim
    Samur kürklü bey idim
    Felek beni şaşırttı
    Kızgın küle düşürdü (Kestane)
  • İçi ateş, dışı taş
    Biri kuru, biri yaş (Dünya)
  • İki arkadaş birbirini kovalar (Gece-Gündüz)
  • İki merek, bir direk (Burun)
  • Kara kaşık, duvara yapışık (Kırlangıç)
  • Karanlık kapının kurdu
    Vurdu kapıyı kırdı
    Biri içeri girdi
    İkisi kapıda durdu (Hırsız)
  • Küçük mezar
    Dünyayı gezer (Ayakkabı)
  • Mavi atlas
    Arşın yetmez
    İğne batmaz (Gökyüzü)
  • Min min minare
    Dibi daire
    Yüz bin çiçek
    Bir lale (Ay,Gök,Yıldızlar)
  • Ninenin etekleri
    Süpür sokakları (Rüzgar)
  • On ay yatar
    İki ay kalkar
    Feneri yakar
    Etrafa bakar (Ateş böceği)
  • O odanın içinde
    Oda onun içinde (Ayna)
  • Pırıl pırıl pırtısı var
    Abdestsiz ezan okur
    Nikahsız karısı var (Horoz)
  • Şekere benzer, tadı yok
    Havada uçar, kanadı yok (Kar)
  • Üç ayaklı bir bacaklı (Soba)
  • Üstü çayır biçerim
    Altı göze, içerim (Koyun)
 
  Bugün 4 ziyaretçi (5 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol